Selam! Hiç, biri sizden kendinizi tanıtmanızı istedi mi? Ya da siz, hiç “Ben kimim, kendimi nasıl tanıtırım, neler yapmaktan hoşlanırım, hobilerim neler?” diye düşündünüz mü? Bir hobiniz var mı? Koleksiyoner misiniz? Ne koleksiyonunuz var? Eğer yoksa ne koleksiyonunuz olsun isterdiniz? Saat, pul, şişe, para, telefon? Anı biriktirir misiniz? Gittiğiniz müzelerin biletini kendinize saklar mısınız? Sevgilinizle ilk izlediğiniz sinema bileti halen hayatınızda mı? Sizi ne mutlu eder? İşte en önemli soru aslında bu, sonuncusu.
Arkadaşlar -sizlere böyle hitap etmenin samimi olduğunu düşünüyorum-; sizlere kendi hayatımdan, izlediğim filmlerden, yaptığım yemeklerden bahsediyorken, beni biraz daha fazla tanıyın istedim ve beni mutlu eden şeylerden birinden bahsedeyim dedim. Ne mi? “Postcrossing”. Eğer Türkçe bir karşılığı olsaydı muhtemelen kartpostallaşmak olurdu 🙂
Peki, nedir bu “Postcrossing” tam olarak?
Postcrossing, dünyanın her bir yanından kartpostal almayı ve gönderme etkinliğidir. Ben yanılmıyorsam üniversite birinci sınıfta giriştim böyle bir şeye. Okuduğum bir blogta kız kartpostallaşıyordu, nasıl yapılır nerden yollanır diye merak salmamla başladı. Önce gittim 2-3 tane kartpostal aldım, tabii ki Taksim’den. Daha sonra www.postcrossing.com sitesine üye oldum. Üye olduktan sonra giriş yapıp, “Karpostal Gönder” var butonunu göreceksiniz, ona tıkladım. Site sizlere otomatik kişi atıyor. Kişinin profilini görebilirsiniz. Kişinin yaşını, ülkesini, konuştuğu dilleri, ne çeşit kartpostal beklediğini görebilirsiniz. Siz de tabii ki kendi profilinizi tamamlayın. Böylece gönderen kime hitap ettiğini bilir ve ortak konulardan bahsedebilir. Ayrıca burada her bir kartpostalın numarası var, kimlik numarası gibi. Size verilen o numarayı mutlaka zarfa yazın! Böylelikle sizin kartpostalınız karşı tarafa ulaştığında o numarayı sisteme girince gönderdiğiniz kartpostalınız sistemde gözükecektir. “Ay çok karışık!” diye düşünüp geri çekilmeyin! Hiç meraklanmayın, site sizlere izlemeniz gereken adımları otomatikman anlatacaktır 🙂
Eğer profilimi incelemek isterseniz kullanıcı adım: Ceyo
Postcrossing için İngilizce bilmek şart mı?
Eğer karşımdakinin özel isteği yoksa (bazıları “lütfen kendi dilinizde yazın, Almanca biliyorsanız Almanca yazın çünkü geliştirmek istiyorum” diyor) tabii mecburen İngilizce yazıyorum. Dolayısıyla İngilizceniz yoksa işler biraz zor ilerler.
Samimi söylüyorum, dünyanın diğer ucundaki, hiç görmediğim, tanımadığım insanlar zarfların içinde tatlı çıkartmalar, minik hediyeler yolluyor ve bu bana çok ilginç geliyor. Başka ülkelerden, belki de bildiğimi sandığım popüler yerlerden yepyeni şeyler öğrendim. İnanın bir kartpostal yazmak maksimum 10 dakika. Biraz kafa dağıtmak, başka birinden kartpostal bekleme heyecanı size de huzur verici gelmiyor mu? Sırf bunun için zarf açacağı bile aldım, inanın her bir zarfı ayrı bir heyecanla, farklı bir merakla açıyorum.
Lütfen, eğer biraz hoşunuza gittiyse hiç üşenmeyin, her yer kartpostal dolu, PTT’den göndermesi 4 lira gibi cüzi bir miktar.
Umarım sağlığınızı, huzurunuzu ve tabii ki çocuksu heyecanınızı hiç kaybetmez, cıvıl cıvıl bir ömür yaşarsınız.
Sevgiler! 💖